Türkiye’nin gazetecilik alanında önemli figürlerden biri olarak kabul edilen Nihat Genç, 12 Ekim 2023 tarihinde hayatını kaybetti. Ölümü, medya dünyasında büyük bir yas ve kayıpla karşılandı. Genç, cesur, eleştirel ve kalemini özgürce kullanmasıyla bilinen bir gazeteciydi. Onun kaybı yalnızca ailesi ve yakın arkadaşları için değil, aynı zamanda izleyicileri ve okuyucuları için de büyük bir üzüntü kaynağı oldu.
Nihat Genç, 1 Eylül 1960 tarihinde Tarsus'ta dünyaya geldi. Öğrenim hayatına İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde devam eden Genç, kariyerine 1980'li yıllarda gazetecilikle başladı. Türkiye’nin önde gelen gazetelerinde köşe yazarlığı yaparak, toplumun meselelerine dair cesur yorumlarıyla tanınmaya başladı. Genç, özellikle politikaya dair yaptığı eleştirilerle biliniyor, pek çok köşe yazısında farklı bakış açıları sunarak okuyucularına ilham veriyordu. Onun yazıları, sadece mevcut durumu ele almakla kalmayıp, topluma yön vermeyi de hedefliyordu.
Özellikle 2000'li yılların başından itibaren yazdığı ve yönettiği köşe yazılarıyla dikkat çeken Nihat Genç, Türkiye’nin siyasi, sosyal ve kültürel meselelerinin derinliklerine inerek okuyucularına farklı perspektifler sundu. Kendine has üslubu, okuyucunun dikkatini çekerken, toplumun daha geniş kitlelerine de ulaşmasını sağladı. Medya dünyasındaki duruşu ve bağımsız düşünce yapısıyla pek çok gence ilham kaynağı oldu. Genç, sadece bir gazeteci değil; aynı zamanda bir entelektüel olarak da adından sıkça söz ettiriyordu.
Nihat Genç’in gazetecilik kariyeri boyunca ortaya koyduğu çalışmalar ve yazıları, Türk basınında unutulmaz bir yer edinecektir. Cesur ve tarafsız duruşu ile bilinen Genç, her zaman gazeteciliğin bağımsızlığını savundu ve bu konuda birçok genç gazeteciye örnek teşkil etti. Onun yazıları, sadece güncel olayları ele almakla kalmayıp, aynı zamanda toplumsal meseleleri sorgulamanın önemine dikkat çekti. Kendi döneminde pek çok tartışmaya da sebep olan Nihat Genç’in düşünceleri, hala belirli bir kitle tarafından takip edilmeye devam ediyor.
Nihat Genç’in ölümü, sadece kişisel bir kayıp olmakla kalmayıp, Türkiye’ye yön veren sözlerin ve yazarların kaybı anlamına geliyor. Basında gösterdiği cesaret ve özgür düşünce yapısı, bir nesil gazeteci için örnek teşkil ediyordu. Kendine has ifadesi ve kaleminin gücüyle, Türkiye’yi daha iyi bir yer yapmak için sürekli çabaladı. Ölümü sonrası pek çok siyasi figür ve gazeteci, Genç’in unutulmaz mirasından ve onun cesaretinden bahsederken, bu durum Nihat Genç’in adının daha geniş kitlelerde duyulmasını sağladı.
Türkiye’nin gazetecilik tarihine adını yazdıran Nihat Genç, derin düşünceleri ve bağımsız bakış açısıyla hepimizin hafızasında kalacak. O, yalnızca bir gazeteci değil, bir düşünür, bir eleştirmen ve bir cesaret timsaliydi. Hayatının sonuna kadar mücadele etti ve özellikle genç kuşağa ilham vererek, onların da cesur birer yazar olmalarını sağladı. Nihat Genç’in ölümü, bizlere basın özgürlüğünün önemini bir kez daha hatırlatıyor ve onun izinden giden genç gazetecilerin daha kararlı bir şekilde yol almasını sağlayacaktır.
Nihat Genç’in hayatı ve çalışmalarına dair pek çok anı ve yazı, gazetecilik tarihimizdeki yerini pekiştirecek. Herkesin özlemle anacağı bu değerli gazeteci, Türkiye’deki basın hayatının önemli sayfalarını oluşturdu. Onun anısına saygıyla, bizleri aydınlatan tüm sözleri ve düşünceleri, sonsuza kadar hayatımızda kalacaktır.
Son olarak, Nihat Genç’in vefatı, toplumun her kesiminde yankı bulurken, ilerleyen günlerde yapılacak anma etkinlikleri ile onun anısı yaşatılacaktır. Medya dünyası, onun gibi cesur ve özgür ruhlu bireylerle dolu olduğu sürece, basın özgürlüğü mücadelesi de devam edecektir. Nihat Genç’i kaybetmiş olmamız bir eksikliktir; ancak onun bıraktığı miras, gelecekte de bizlere ışık tutmaya devam edecektir.